Karabiga beldesinde yer alan ve Priapos antik kenti olarak da bilinen Pegai Kalesi’nde, arkeolojik yüzey araştırmalarına eylül ayında başlanacak İlk kez yapılacak yüzey araştırmaları, bölge tarihine de ışık tutacak.
Marmara’nın güneyi olarak da tanımlanan Çanakkale’nin kuzey kıyılarında yer alan Pegai Kalesi’nde, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün izinleriyle, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Oğuz Koçyiğit başkanlığındaki bir heyet tarafından, eylül ayında arkeolojik yüzey araştırmaları ve belgeleme çalışmaları gerçekleştirilecek.
‘PEGAİ KALESİ, MARMARA KIYILARININ TÜRKLEŞMESİ SÜRECİNDE KİLİT ROL OYNADI’Kültür ve Turizm Bakanlığı, Karabiga Belediyesi ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin destekleriyle gerçekleştirilecek olan arkeolojik yüzey araştırmalarının, Çanakkale’nin Ortaçağ ve Türk dönemlerine ilişkin yeni veriler sunması bekleniyor. Doç. Dr. Oğuz Koçyiğit, “Priapos olarak anılan antik kent kalıntılarının üzerine kurulduğu bilinen Pegai kalesi, Güney Marmara kıyılarının Türkleşmesi sürecinde kilit bir rol oynamıştır. Adına ilk kez Orta Bizans olarak adlandırılan dönemde, günümüzden yaklaşık bin yıl önce rastlanan bu kale, bir dönem İstanbul’u da işgal eden Latinlerin egemenliğinde kalmış, sonrasında Bizanslılar ve Türkler arasında yaşanan egemenlik mücadelesine sahne olmuştur. Kalede daha önce böylesi kapsamlı ve geniş katılımlı bir çalışma yapılmamış olması nedeniyle bu yıldan itibaren başlayacak çalışmalar oldukça önem taşıyor. Son zamanlarda bölgede tahribatın gözle görülür biçimde artmış olması nedeniyle alınacak önlemler ve yapılması gerekenlerin öncelikli olarak hedeflendiği araştırma, bu yönüyle de yitip giden kültür varlıklarımızın korunarak gelecek kuşaklara aktarılması adına büyük bir misyon yüklenmiş durumda” dedi.KALENİN BÖLGE TURİZMİNE KAZANDIRILMASI ADINA ÖNEMLİAraştırma heyetine başkanlık eden Doç. Dr. Oğuz Koçyiğit, “Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan resmi izinler geldi. Yaklaşık iki yıl boyunca sürdürülecek olan çalışmaların kalenin bölge turizmine kazandırılması adına önemli olduğunu düşünüyoruz. Elde edeceğimiz veriler ve bu veriler ışığında sunacağımız çözüm önerileri ışığında bu çalışmanın Çanakkale’nin kültür turizmi adına büyük bir kazanım olacağı kesin. Bunun yanı sıra, bölgenin turizm potansiyelinin ortaya çıkarılarak bölge insanına bir katma değer sağlayabilecek nitelikte olması araştırmayı değerli kılmakta” dedi.ÇOK YÖNLÜ ARAŞTIRMALAR YAPILACAKDoç, Dr. Oğuz Koçyiğit, Pegai Kalesi’nin, topografik yapısıyla tarihi İstanbul yarım adasının bir benzeri olduğunu belirterek, biri kuzeyde diğeri ise güneyde olmak üzere iki limanının bulunduğunu ve bu limanlar sayesinde bölgede hem askeri hem de ekonomik bir kazanım elde ettiğini söyledi.
Pegai Kalesi’nin, bugün sadece kara kısmında büyük bölümü ayakta kalmayı başaran yaklaşık 700 metre uzunluğundaki surları ve bu surları destekleyen kuleleriyle Güney Marmara’nın en önemli kalelerinden biri olduğu belirten Koçyiğit, “Kale, sadece bu yönüyle bile detaylıca araştırılmayı hak ediyor. Ekibimizde bulunan uzmanlarla birlikte surların tüm cephe ve kesit çizimlerini yaparak detaylıca belgelenmelerini sağlayacağız. Ayrıca restoratörlerle birlikte surlarda zaman içerisinde meydana gelen aşınma ve bozulmaları tespit ederek buna uygun çözüm önerileri ortaya koyacağız. Bununla birlikte kale içerisinde jeofizik etütler ve liman bölgesinde su altı belgeleme gibi farklı nitelikteki çalışmaları eş zamanlı olarak yürüteceğiz” diye konuştu.