1 Eylül, Hitler’in Polonya’yı işgal ederek 60 milyon insanın ölümüne neden olan II. Dünya Savaşı’nı başlattığı tarihtir.
1 Eylül, savaşın; açlık, sefalet ve ölümden başka bir şey getirmeyeceği hatırlansın diye; dünya halklarının bir kez daha böylesi acılar yaşamaması adına Dünya Barış Günü olarak tarihe geçmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta Barış Dünyada Barış” diyerek vurguladığı barış umudunu hatırlamamız ve dünya sosyalistlerinin bizlere bıraktığı en anlamlı mirası; 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü bu yıl da eksilmeyen mücadele azmimiz ile kutluyoruz…
Ülkemizi ve bütün dünyayı etkisi altına alan ve tüm insanlığı bir yandan ölümle tehdit ederken diğer yandan yoksul halkların daha da yoksullaşmasına neden olan Covid-19 salgını bir kez daha göstermiştir ki savaşlarda olduğu gibi doğal afetlerde ve salgınlarda da öncelikle yoksul dünya halkları yok oluyor.
Bugün, barışa en çok ihtiyacımız olan böylesi bir pandemi döneminde dahi barıştan söz etmek maalesef mümkün değil. Emperyalist ülkeler ve uluslararası savaş örgütleri kana susamışken, en ufak bir çıkar için dahi savaş naraları atarken Akdeniz’de mülteci dostlarımızın botları batmaya, cansız bedenleri karaya vurmaya devam ediyor. Siyahi yoldaşlarımız polis zoruyla katledilirken Türkiye-Yunanistan çekişmesi ve bundan nemalanmaya çalışan emperyal güçler ortada. Libya, Suriye ve bütün Ortadoğu’da bitmeyen bir savaş bütün insanlığı vuruyor.
Biliyoruz ki savaş; işçilerin ürettiği artı değere el koymak için birbirleriyle yarışan emperyalistlerin savaşıdır. Savaş, daha fazla sömürü, daha fazla servet isteyenlerin savaşıdır. Savaş, iş, ekmek ve özgürlük mücadelesi veren dünya halklarının üzerlerine panzerlerle gitmeye, gaz bombalarıyla sürüklemeye bahane arayan sermayenin elindeki en güçlü kozdur.
Ancak onlar da bilsinler ki; öldürülen, sürgün edilen, işkenceye maruz bırakılan, tecavüze uğrayan; yani savaşın bedelini ödeyen dünyanın yoksul ve emekçi halkları olarak bizler, insan onuruna yakışır biçimde yaşayacağımız bir dünya kuracağız. Savaşa, savaş çetelerinin birliğine karşı barış dolu bir dünyayı tüm dünya işçi ve emekçileriyle beraber kendi ellerimizle inşa edeceğiz.
Söz verdik yitirdiklerimize, bu ülkeye, bu yeryüzüne barışı getireceğiz. Savaşa, talana, sömürüye karşı barış, emek, eşitlik demeye devam edeceğiz.
Barışın onun için verdiğimiz emekle eşdeğer olduğunun bilincinde, verdiğimiz emeğin karşılığını alana kadar mücadele edeceğiz.
Onlar savaş desinler, kan desinler, yağma desinler; bizler “bütün dünya halkları kardeştir” şiarını yükselteceğiz!
Onlar ağır silahlarıyla emperyalist bölüşüm oyunları oynasınlar, bizler insanca yaşam için örgütlenmeye, “bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine” bir dünya örgütlemeye devam edeceğiz!
Sovyetlerden Küba’ya, Küba’dan Türkiye’ye tüm dünya halklarının 1 Eylül Dünya Barış Günü kutlu olsun. Yaşanabilir bir dünya, aydınlık bir gelecek için barış hemen şimdi!
DİSK EMEKLİ-SEN
MERKEZ YÜRÜTME KURULU